KURBAN’LA
İMTİHAN
Kurban kadim bir gelenektir. 11000 yıl öncesine,
tarım toplumunun başlangıcına dayanır. Insanoğlu önceleri tanrının, yani toprak ananın her yıl, ürün vermek için
önce kendisini feda ettiğine (sonbahar) sonra yeniden canlandığına
(ilkbahar) inanırdı. Bunu taklit etmek
istediler. Böylece kralların da yedi yılda bir kendilerini kurban etmesi geleneği başladı. Krallar
vücutlarının parçalara ayrılıp toprağa gömülmesi için kendilerini feda
ediyorlardı. Kurban fedakarlıktı, tanrılar gibi. Tarımda bolluk dönemleri
olduğu gibi kıtlık dönemleri de oluyordu. Insanoğlu, kıtlığı tanrıların öfkesine bağladı ve bu öfkeyi dindirmek
için bakire genç kızlar kurban edilmeye başlandı. Daha sonraları bu rituel
sadece kıtlık dönemlerinde değil, her yıl uygulanır oldu. Tanrıların öfkelenmesini beklemek yerine,
önceden tedbir almanın daha uygun olduğu düşünülmüş olmalı. Zamanla bakire
kızlar yerine düşmandan alınan esirlerin kurban edilmesi uygulamasına geçildi.
Insan kurban edilmesi geleneği tek tanrılı dinlere kadar sürdü. Islam
inancına göre, Allah, Hz. Ibrahim’in
kendi oğlunu kurban etmesi emrini uygulamaya niyetlendiği anda gökten bir koç
indirdi ve böylece insan yerine hayvan kurban edilmeye başlandı.
Bu bayram yine yüzbinlerce hayvan kurban edilecek. Yine televizyonlarda
ya da sokaklarda acemi kasaplar tarafından kesilmekten son anda kurtulup kaçan
danalar, kaçmasın diye ayağından
asılmış, boynu kesilmeden bacakları kesilmis hayvanların görüntüleri ile
karşılaşacağız. Yine Allah rızası için yapılan ibadetle, Allah’ın bu çaresiz
kullarına yapılan eziyet birbirine karışacak. Bayram katliama dönüşecek.
Keşke herkes vejeteryan olsa dileğimizi tekrarlasak da bunun bizimki
kadar etsever bir toplumda daha uzun yıllar nafile bir istek olacak kalacağını
biliyoruz. Ama et, hayvana zulmetmeden
de yenebilir. Canlı hayvanların, (örneğin Avusturalya’dan canlı hatta hamile
olarak deniz yoluyla ithal edilen anguşlar gibi) milyonlarca mil uzaklardan
korkunç koşullarda nakledilmesine, mezbahalarda ya da kurban kesim yerlerinde
zulmedilerek öldürülmelerine itirazımız var.
Müslümanlar Allah’ın tüm kainatı insan için yaratmış olduğuna inanır.
Bunun insanın omzuna ne kadar büyük bir sorumluluk yüklediğini hatırlamalarını
diliyoruz. Doğa, üzerindeki tüm
canlılarla birlikte insana emanet edildiyse eğer, onu korumak ve zulmetmemek de
inananların boynunun borcu olmalıdır. Bayramın
bütün canlılara merhamet günleri olmasını diliyoruz.
THE FEAST OF
SACRIFICE
Sacrifice is an ancient
tradition. It goes way back to the beginning of the agricultural society 11.000
years ago. Mankind believed that God,
the mother earth sacrificed herself to give life to nature every year and
wanted to imitate her. That is how the ritual of kings sacrificing themselves
every seven years began. Kings’ body was torn down to pieces to be buried in
the earth. Sacrifice meant self devotion, it was mimicking of Gods. There were
times of abundance as well as drought in agriculture. Men taught drought was a
result of gods’ anger and decided to sacrifice young virgins to calm down gods’
fury. Later on this ritual was practiced not only in years of draught but every
year as a measure to prevent gods’ anger. As time went by, sacrifice of slaves captured
from the enemy replaced young virgins.
The ritual of human sacrifice
continued until the time of monotheistic religions. According to Islam, as
Prophet Abraham was about to sacrifice his own son- as he saw in his dream God
ordering him to do so- God descended a sheep
from the sky for him to sacrifice instead of his son. From then on Muslims
began to sacrifice animals at the season of Hadj every year.
This year, at the feast of sacrifice, hundred thousands of animals will
be sacrificed in Turkey like it happens every year. We will again see on TV or witness in streets
cows running away from being slaughtered at the last moment, sheep hang from
one leg alive to prevent it from running away, anguses with feet cut before
throat so that it doesn’t escape. Again the worship for God will be shadowed by
torture done to God’s creatures. Eid will turn into massacre.
We know that our wish for
everybody to be vegetarian is not realistic for a foreseeable future for a
society that loves to eat meat. But meat can be eaten without torturing
animals. We object to live animals being transported for millions of
miles (like Anguses imported from Australia and transported by ships to Turkey)
in terrible conditions, we object to animals being slaughtered in torture in
slaughter houses or areas allocated for animal sacrifice.
Muslims believe that God created universe for mankind. We want to remind
that this puts a real big liability on his soldiers. Nature being entrusted to
mankind, means it is his responsibility
to take care of it and not to torture any living soul. Let this feast be one of
compassion for all living souls.
No comments:
Post a Comment